1. YAZARLAR

  2. Aykut Onur KALAYCI

  3. GARİBANLARA KIYMAYIN EFENDİLER
Aykut Onur KALAYCI

Aykut Onur KALAYCI

Yazarın Tüm Yazıları >

GARİBANLARA KIYMAYIN EFENDİLER

A+A-

GARİBANLARA KIYMAYIN EFENDİLER

ALMAYIN MAZLUMUN AHINI ÇIKAR AHESTE AHESTE

SİZİN İŞİNİZ PKK'YI SEVİNDİRMEK Mİ?

Yazıma geçmeden önce on bir ayın sultanı olan Ramazan ayınızı kutlar, bu ayın başta ülkemize, insanımıza hayırlar getirmesini dilerim. Bu mübarek ayda neredeyse tüm Müslüman ülkelerde akan kanın durmasını,  özellikle bu kanlı ortamının en büyük mağdurları olan çocukların akan gözyaşlarının durmasını temenni ederim.

OKUYUN VE SONRA DA BİR DÜŞÜNÜN!

Sevgili okurlar,  çok değerli Etki Haber dostları. Evet! Aylardan Ramazan hoşgörü, adaletin her yerde tecelli edileceği, haksızlığın yapılmayacağı, yetimin, garibanın ahının alınmayacağı bir ayın içerisindeyiz. Ancak gelin görün ki biraz sonra okuyacağınız satırlar, sizlere aktaracaklarım hiçte bu ayın anlamına uymuyor. Anlatacaklarım çirkin, düşündürücü ve bu ayın bilincinde olanları hemen harekete geçirecek nitelikte. Nasıl mı? Bakın sevgili okurlarım, şimdi size malum bizim İstanbul Gümrükleri'nde yaşanan iki olayı anlatayım. Ben anlatayım, sizler okuyun ve sonra da bir düşünün bakalım haksız mıyım?

SENİN KARARNAMEN DEVLETİN EN TEPESİNDEN DÖNMEDİ Mİ?

Adı, Halil İbrahim Bozkuş. Görevi kocaman İstanbul'un, birbirinden işlevsel, büyük gümrüklerinin en başı. Yani İstanbul Bölge Müdürü kısacası. Bozkuş, kurum içerisinde neler yapmıştır, neler başarmıştır, ne kadar başarılı olmuştur işin orasında değilim. Ben bu yazımdaki ilk örneğimde size Bozkuş'un nasıl bu göreve getirildiğini anlatıp, sonra da ikinci örneğime geçmek istiyorum izninizle.

Halil İbrahim Bozkuş İstanbul Gümrükler Başmüdürlüğü'ne vekâleten atanmış bir isim. Ancak bu atamanın bir de öncesi var.  Halil İbrahim BOZKUŞ'un asaleten İstanbul'a atanması için düğmeye 2015’in Ocak ayında basılır. Basılmasına basılır ama o düğmeye basanların parmakları çok sert bir şekilde geriye kıvrılır.

Bozkuş'un kararnamesi önce bizim bakanlığın Personel Dairesi Başkanlığı tarafından bir güzel doldurulur, allanıp, pullandırılır. Bakan, Bozkuş'un allı pullu kararnamesine çakar imzasını. Kararname daha sonra onayın alınacağı Başbakanlığa sev edilir. Bir müddet sonra başbakanlık önüne diğer bakanlıklardan da gelen bütün kararnameleri imzalar. Onaylanan kişilerin isimleri ve yeni görevleri malum Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girer. Ama gelin görün ki herkesin kararnamesi şakır şakır imzalanırken, bizim Halil İbrahim Bozkuş'un ki ne gariptir ki, her nedendir ki imzalanmaz. Bozkuş'un kararnamesi iadeli taahhütlü geriye iade edilir. Şimdi ne alakadır ki bizim Halil İbrahim BOZKUŞ  şuan İstanbul Gümrükler Başmüdürü olarak görev yapmaktadır. 

Haksızlık olmuyor mu?

Kararnamesi devletin en tepesinden dönen bir kişinin İstanbul'a müdür yapılması nasıl bir devlet işleyişi anlayışıdır! Soruyorum sizlere bunun neresinde adalet, etik vardır. Allah aşkına bu yazdıklarımı Başbakanlık bilmiyor mu? Birileri bana bu görevlendirmenin nasıl olduğunu anlatabilir mi? Bu atamayı yapanların vicdanları rahat mı? Yazık değil mi diğer personele? Haksızlık olmuyor mu? Yazık hem de çok yazık. İnsan diyecek bir şey bulamıyor.

MAMANIN FATURASI KESİLDİ!

Gelelim ikinci örneğimize… Biliyorsunuz geçenlerde Ambarlı Gümrüğü'nde mama bombası patladı. Bu gümrüğümüzde çalışan vefakâr, namuslu, dürüst gümrükçüler günü geçmiş mamaları bebelere yedirmediler. Kurtardılar çocukların hayatlarını bir yerde. 70 konteynır çocuk maması haberi, 1 Haziran 2015 günkü Milliyet Gazetesi’nde manşetten de kamuoyuna duyuruldu.

Haberin yayınlanmasının ardından da  önce bakanlık, arkasından bölge müdürlüğü cadı kazanı gibi karıştı. Bakanlık işin peşine düşeceği yerde, skandalı ortaya çıkaran o yiğit gümrükçüleri alınlarından öpeceği yerde bu bilgileri kimlerin verdiğinin peşine düştü. Bu hassas konunun detaylarını bende kaleme alınca, birileri şapa oturuverdi. Ancak bunun faturası birilerine kesilmeliydi. Öyleyse sırası mıydı şimdi bu skandalın ortaya çıkmasının?

İddiaya göre 'ne yapalım da bu konuyu unutturalım'  diyen  bölge müdürü eline kâğıdı kalemi aldı. Başladı ağaç budama makinesi gibi umarsızca kafa kesmeye. 70 konteynır mama skandalını ortaya çıkaran personeli Ambarlı'dan bir çırpıda alıverdi. Amaaa gelin görün ki, gücü müdüre yetmemiş galiba. Bak çok önemli gümrüğün yani Ambarlı'nın gümrük müdürü  başta saat,  sigara, petrol, menteşe, silah  kaçakçılıklarını, 70 konteynır çocuk maması ortaya çıkaran bu vatanın şerefli evlatları.

Ben  bu konuları Ulusal Kanal’da belgeleriyle hatırlarsanız kamuoyuyla paylaştım. Size de bu programlarda ciddi anlamda  destek vermiştim. Ama görünen o ki, sizin için koltuk daha önemliymiş. Ne dersiniz yanılıyor muyum sizce. Şimdi size sormak istiyorum. Sayın bölge müdürü BARIŞ adlı muayene memuru için Ambarlı Gümrük Müdürü'nü arayarak 'Bu memuru iyi yerde çalıştır’ dediniz mi? Demediniz mi?

ŞİMDİ NASIL YAKALAYACAKSINIZ KAÇAĞI KÖÇEĞİ

Alkışlıyorum sizi Ambarlı' yı boşalttınız, tebrikler. Bu mübarek ayda yerinden yurdundan ettiniz o kaçakçıların ensesinde boza pişiren personelinizi. Artık yeni muayene şefi, müdür Zekai ile kolla çalışırlar, yüzlerce konteynır kaçak yakalarlar ve  bizde sütunlarımızda sizin çalışmalarınızı aktarız insanlara. Yakalayacak mısınız? Bunca deneyimli memuru dağıttıktan sonra kaçağı, köçeği.

Bakın bu satırları okuyan bölge müdürünün sesini duyar gibiyim. Müdür beyin sesi kilise çanı gibi kulağımın içinde çalıyor sanki. Bana şöyle diyor: 'Ben bu memurları uzun süre Ambarlı' da çalıştıkları için aldım'

Lütfen bırakın bu işleri, söylemleri ya da tabiri caizse traşları. Ben şunu çok iyi biliyorum ki, kazın ayağı böyle değil! Madalyonun diğer yüzü öyle denilen gibi görünmüyor. Sayın müdür  orada halen görev yapan memurlar içerisinde dördüncü yılını dolduranlar var. Yalan Diyebilir Misiniz Buna….

Ancak görevden alınanlar arasında  daha altı ayını doldurmayan bir memuru buradan uzaklaştırıyorsanız kusura bakmayın, darılmayın ve incinmeyin ben sizin iyi niyetinizden şüphe ederim. Ne anlattığımı ne demek istediğimi anlamışınızdır herhalde. Haaaa birde unutmadan Gümrük Muayene Memuru Selami’nin ortaya çıkardığı bir iş var hani.

Canım hani, İspanya’dan bir firma Ambarlı Gümrüğü'ne 5 konteynır menteşe getirir de  memurun dikkati sonucu bahse konu eşyanın İspanya menşeli olmaması üzerine firma hakkında Büyükçekmece Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunur ve  sonra Büyükçekmece 1 Sulh Hakimliği tarafında eşyalara el konur. Bakırköy 1. Ağır Mahkemesi’nde 2015 – 9064 no işlem başlatılır. Ha o iş işte. Hatırladınız değil mi? Şimdi size sormak isterim. Pekiyi bu memuru neden aldınız görevinden. Buyrunnn, duyamadım...

Unutmadan birde bölge müdürlüğünüz sitesinde sizden önceki bölge müdürü Sayın Nevzat ER, bu memuru makamında kabul ederek takdirlerini bildirmişti. Herhalde bu durum size iletilmemiş olsa gerek aynı çocuk mamasında size oynanan oyun gibi. Bana göre sizin bu yaptıklarınız  Hayrileri, Tolgaları, Uğurları, Oğuzları bayağı sevindirmiştir. Yani tamamen duygusal ne dersiniz?

Küsmeyin, darılmayın lütfen!

Sakın bana kızmayın, darılmayın. Kimseyi kırmak, üzmek, kızdırmak niyetinde değilim. Ama bende kamu görevi yapan bir gazeteci olarak, içinizden biri olarak bu değerlendirmeleri yapmak zorundayım. 

Görüyorsunuz değil mi sevgili okurlar aynı devlet, aynı devletin kurumu birilerine başka birilerine daha başka davranıyor. Kararnamesi Başbakanlıktan dönen koca İstanbul'a müdür, zehirli mamayı ortaya çıkaranlar sürgün olabiliyor. Yazık hem de çok yazık. Hele bu mübarek günlerde... Ne demiş Türk'ün atası unutmayın. Alma Mazlumun Ahını Çıkar Aheste Aheste…

Yazımın sonunda Sayın Nurettin Canikli'ye iki sorum olacak:

- Mutad depo uygulamasına ne oldu?

- Doğu ve Güneydeki antrepolarda değişiklerden neden vazgeçildi?

Herkese baki selamlar. Ramazan-ı şerifiniz mübarek olsun! 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
17 Yorum