1. YAZARLAR

  2. Aykut Onur KALAYCI

  3. Hayali İhracatlarda Sıcak Gelişmeler
Aykut Onur KALAYCI

Aykut Onur KALAYCI

Yazarın Tüm Yazıları >

Hayali İhracatlarda Sıcak Gelişmeler

A+A-

HAYALİ İHRACATLARDA SICAK GELİŞMELER

ALTUNYALDIZ'A TAKİPSİZLİK ÇIKTI!

Herkesin yazdığını ben iki yıl önce yazmıştım..

Yeni yılın ilk yazısına önce sağlıklı, mutlu ve şanslı bir yıl dileyerek başlamak istiyorum. Sonra da sıcak bir gelişmeyle devam etmek istiyorum. İstanbul Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen hayali ihracat soruşturmasında önemli bir karar verildi.

Soruşturma dosyasına şüpheli olarak giren Gümrük ve Ticaret Müsteşarı Ziya Altunyaldız hakkındaki dosyada takipsizlik kararı verildi. Gümrük ve Ticaret Müsteşarı Ziya Altunyaldız'ın da aralarında bulunduğu bazı gümrük görevlileri soruşturma savcısı tarafından şüpheli olarak dosyaya dâhil edilmişti.. Ancak Büyükçekmece Başsavcılığı, daha sonra müsteşar ve diğer şüpheliler görevlileri hakkındaki soruşturma dosyasına ‘yetkisizlik' kararı aldı. Dosyanın gönderildiği Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da, Gümrük ve Ticaret Müsteşarı Ziya Altunyaldız hakkında suç unsuru olmadığı' gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi.

‘Müsteşarla Görüştüler’ İddiası

Peki! Soruşturma süreci buraya gelene kadar neler yaşanmıştı? Soruşturmayı yürüten savcılık ve polis, yaptığı araştırma ve incelemeler sonucunda hayali ihracat oluşumunun şüphelilerinin iddiaya göre Gümrük ve Ticaret Müsteşarı Ziya Altunyaldız ile temasını tespit edildi. Hayali ihracat soruşturması kapsamında örgüt kurmak suçlamasıyla hakkında dava açılan sanık B.H.A., Çin menşeli kumaşların menşeini değiştirdikleri ve menşei değiştirerek vergi ödemeden kaçak kumaşları yurda soktu!

Mallar gümrüğe takılınca..

İddiaya göre, suç örgütünün paravan firması olduğu belirtilen Bi- Fa Tekstil isimli firmaya ait kumaşlar, 11 Nisan 2012 tarihinde Ankara Gümrük Müdürlüğü'nde şüpheye neden olan 6 madde nedeniyle beklemeye alındı. Kumaşların bekletilme nedenleri de zapta geçildi. Bu bekletilme üzerine suç örgütü liderliğiyle suçlanan B.H.A., örgütün kamu görevlileri ile bağlantısını sağladığı iddia edilen A.P.’yi devreye soktu.

İddiaya göre, A. P. önce Gümrük ve Ticaret Müsteşar Yardımcısı N. A. ile iletişim kurdu. Yine iddiaya göre, N. A.'yı makamında da ziyaret etti. A.P. bunun ardından Gümrük ve Ticaret Müsteşarı Ziya Altunyaldız'a ziyarette bulunmak istedi. 17 Nisan 2012 tarihinde ise, Müşteşar Altunyaldız ile P. arasındaki görüşme gerçekleşti. Bu görüşmenin ardından, 25 Nisan tarihinde de A.P., Müsteşar Altunyaldız'ın danışmanı R. I. ile görüştü. Bu görüşmenin ardından bir gün sonra 26 Nisan da Bi- Fa Tekstil firmasına ait kumaşların bir kısmı iddiaya göre hayali ihracat gerçekleştirdikleri iddia edilen kişilere verildi.

Danıştay Başkanına da soruşturma yok!..

Aynı soruşturma kapsamında da, hayali ihracat çetesinin bazı üyelerinin Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçuyla görüştüğü belirlenmiş ve hatta bu görüşmeler polis tarafından kayda da alınmıştı. Danıştay Başkanlık Kurulu, çete üyeleri ile yapılan görüşmeleri, "normal hayatı sormak" olarak niteleyerek, Karakullukçu hakkında ceza soruşturması açılmasına yer olmadığına karar verdi. Kararda, soyut ve genel nitelikteki iddialar ile soruşturma açılmasının yargı bağımsızlığı ile bağdaşmayacağı belirtildi. Soruşturma kapsamında Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 69 şüpheli hakkında Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Sıcacık gelişme böyle. Hayırlısı…

2010 YILINDA YAZMIŞTIM!

Yeni yılın ilk yazısının ikinci konusu, yine hayali ihracat olayıyla ilgili.. 31 Ocak 2012 günü Mali Suçları Araştırma Kurumu MASAK’ın ortaya çıkardığı PKK’ya hayali ihracat ve kaçakçılık yoluyla aktarılan paranın 400 milyon doları geçtiği ulusal televizyonlarda birinci haber olurken, yazılı basında da çarşaf çarşaf yayınlandı.

 Ancak ben bu olayı tam iki yıl önce köşeme taşımış ve yetkilileri ‘aman’ diye uyarmıştım. ETKİHABER köşemde, konuyla ilgili olarak tarihleriyle neler yazmıştım bir göz geçirelim.

10 Mayıs 2010 pazartesi HALKALIDA BÜYÜK SKANDAL

17 Mayıs 2010 pazartesi HALKALININ ŞİFRELERİ ÇÖZÜLÜYOR

26 Haziran 2010 cumartesi HALKA HALKA VURGUN

4 Temmuz 2010 pazar İŞTE MÜTHİŞ VURGUNUN AYRINTILARI

10 Temmuz 2010 cumartesi HALKALININ BOMBALRI PATLIYOR

15 Temmuz 2010 perşembe HAYALİ İHRACATTA ŞİFRE SORUŞTURMASI

29 Temmuz 2010 perşembe GÜMRÜKTE İSTİFA ŞOKU

4 Ağustos 2010 çarşamba MÜFETTİŞTEN SONRA MÜSTEŞARI DA GİTTİ

9 Ağustos 2010 pazartesi BENİM GÜNDEMİM VURGUN

Raporlar ne oldu?

Dediklerimizde yazdıklarımızda haklı çıkmışım ne mutlu bana. Ancak hazır tekrar gündeme gelmişken, bu olayın başka bir yönüne de değinmek istiyorum. Halkalı’dan başlayıp Esendere’ye kadar uzanan bu hayali ihracat vurgunuyla ilgili olarak Gümrük Ve Ticaret Bakanlığı 3 müfettiş görevlendirir. Bu müfettişler, anılan gümrüklerde yaptıkları geniş çaplı çalışmalar neticesinde bir rapor hazırlayarak Bakanlık Teftiş Kurulu’na iletirler.

Müfettişler raporunda, şuanda görevde olan Gümrükler Genel Müdürü ve Personel Dairesi Başkanı’nın da aralarında bulunduğu bürokratlarla ilgili olarak görevi kötüye kullanma suçundan soruşturma açılmasını da raporlarında açıkça isterler. Ancak ne hikmettir ki, soruşturma izni verilmez. Müfettişlerin hazırladığı raporlar, 6 aydır işleme konulmaz ve bir yerlerde bekletilir!

Müfettişler bölgede yaptıkları incelemeler sonrasında, 16 Mayıs 2012 tarihli 106-2 sayılı bir soruşturma raporu daha hazırlarlar. O raporda da, 200 Milyon Liralık yeni bir hayali ihracatı belirlerler ve karşılığında bu hayali ihracat vurgunun gerçekleştiren kişilerin de devletten 8 Milyon Lira vergi iadesi aldıklarını da bulurlar. Anlayacağınız daha bu dosya da yazılacak, konuşulacak ve devlet tarafından yapılacak çok şey var. Bekleyip hep birlikte göreceğiz..

Bu döneme nasıl gelindi?

Peki! Bu sürece nasıl gelindi, neler yapıldı, neler yaşandı onu da bir gözden geçirelim isterseniz. Dönemin Gümrük Müsteşarı Maksut Mete ve dönemin diğer bürokratları bir firmaya yönelik olarak operasyon yaparlar. Bu firma, Halkalı Gümrüğü’nde çalışmaktadır. İthalat ve ihracatlarını Ambarlı ve Halkalıdan gerçekleştirirler. Ayrıca bu firmanın, büyük birde antreposu vardır. Her nedense devletin kasasının hortumlandığı operasyon yalnızca bu firmaya yönelik yapılır. Konudan haberi olan Küçükçekmece Kaçakçılık Savcısı, bu olayın boyutlarının çok büyük olduğunu ve gümrük müfettişleri Sercan Bahadır ve Fatih Uzun’la beraber çalıştıklarını anlatan bir yazıyı o dönemdeki adı gümrük müsteşarlığı olan yere gönderir ve şöyle der:

“Siz bir firmayla uğraşıyorsunuz ama işin esası 91 firmayı ilgilendiriyor; onun için bilgi ve belgeleri tarafıma acil olarak gönderin”Ondan sonra ne mi olur? Soruşturma aşamasında gümrük müfettişi Sercan Bahadır memuriyetten ayrılır, çok kısa bir sonra da gümrük müsteşarı Maksut Mete emekliliğini isteyerek kurumdan ayrılır. Bu soruşturmayla ilgili gümrük başmüfettişi Mehmet Eryılmaz ve Fatih Uzun soruşturmaya devam ederek hayali ihracata adları karışan diğer firmaları da belirlerler. İki müfettiş Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığı’na ilgili kurumlara firmalarla ilgili suç duyurusunda bulunur. Tek firmayla uğraşılırken, ortaya dev bir hayali ihracat şebekesi çıkartılır. Soruşturma istifalarla ve ani emeklilik istekleriyle buraya kadar gelir.

PEKİ, O MÜFETTİŞLERE NE OLDU?

Bitti mi? Hayır! Peki! ‘Soruşturmayı yürüten 3 müfettişe ne oldu?’ derseniz? O müfettişlerden bu soruşturma dosyası alınıp yeni müfettişlere verilir. Yani vurgunu ortaya çıkartan müfettişler, başka işlerle uğraştırılır. İşin bir acı tarafı da bir gazeteye gönderilen resmi yazı da yaşanılır. Ulusal bir gazetede çıkan haberler üzerine, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Teftiş Kurulu gazeteye bir yazı göndererek aynen şöyle der: (Sıkı durun şimdi)

“Yazmış olduğunuz hayali ihracat dosyasıyla ilgili olarak tarafınıza bilgi ve belgeler kimler tarafından verildi?” Bununla da kalmaz bakanlık sorulan sorulardan biri de,“Bu bilgileri bundan önce soruşturmayı yapan 3 müfettişten mi aldınız?” Der. Pes… Yani devleti hortumlayanları ortaya çıkartan müfettişler takdir edileceği yerde nelerle uğraşıyor görün. Nedir bu telaş, neden bu rahatsızlık, anlamak çok güç. Pes!

Yeni konular ve yeni yazılarda buluşmak üzere şimdilik esen kalın.

-YAZARIN NOTU-

İstanbul’dan yeni bir mail aldım, mailde aynen şöyle yazıyor:

‘Sayın Kalaycı, sizin de sıkça yazılarınıza konu olan başta Ambarlı Gümrüğü olmak üzere İstanbul’un diğer gümrüklerinde ortaya çıkartılan 100 Milyonluk Hayali İhracatta örgüt liderlerinden biri olan B.K.’nin şimdi de ağabeyi ortaya çıktı! Onun adı da Ö…R K. Bu şahsın İstanbul gümrüklerinde eşyalarına bakılmadan gönderildiği, beyannamelerin kapatıldığı, E…. A.Ş., B…. A.Ş., E… A.Ş., üzerinden yaptıklarını bunun dışında iki firmanın da olduğu iddia ediliyor..’

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
11 Yorum